• 24-04-2025 03:05

Manset.nl

Manset Gazetesi Hollanda

“Hasret Kokan Şiirler”

Apr 23, 2025

Merhaba şiir seven dostlarım.  Şiir okumayı sever misiniz? Bu yazımızda sizlere şahane bir şiir kitabından, Rotterdam’da yaşayan ve yıllara dayanan dostluğumuzun olduğu bir gurbetçi  şairimizden bahsedeceğim. Birçoğumuzun yakından tanıdığı şairimiz Veyis Şenyürek. Böyle değerli bir şiir kitabını imzalayıp bana hediye ettiği için kendisine çok teşekkür ediyorum. Var olsunlar…Bugün Hollanda Türk Federasyon kültür eserleri arasında çıkan “Hasret Kokan Şiirler” adlı şiir kitabının yorumuyla karşınızdayım…

Bazı kitaplar yalnızca okunmaz; duyulur, hissedilir, yaşanır. Bazı dizeler ise yalnızca şairin değil, bir neslin kalbinden süzülür gelir. Veyis Şenyürek’in “Hasret Kokan Şiirler” adlı eseri, işte bu türden bir yolculuğun izini sürüyor. O yol, memleketi Yozgat’ın Çayıralan ilçesinin, Avşaralanı köyünden başlıyor; Gurbetin sokaklarında, fabrikanın paslı demirinde, gurbetin soğuk gecelerinde yankılanarak devam ediyor.

Şair Veyis Şenyürek

1971 yılında Anadolu’dan kopup Hollanda’ya göç eden birinci kuşak Türk işçilerinden biri olan Veyis Şenyürek, göçün yalnızca fiziksel bir yer değiştirme değil, aynı zamanda ruhsal bir sarsıntı olduğunu şiirle anlatıyor. Şair, ilk şiir kitabı olan ‘Sevgi Çiçekleri’nde kendini anlatırken yazdığı şiiri ve kendini de şair yerine koymasa da, bizce bu kitap, şairin yayımlanan ikinci şiir kitabı olmakla kalmıyor; aynı zamanda içsel bir göçün, özlemin ve mücadelenin ikinci perdesi oluyor.

Uzun yıllardan beri ailesiyle birlikte Rotterdam’da sakin bir hayat süren şair Veyis Şenyürek, şiirlerinde genellikle vatan, millet, bayrak, ezan ve hasret konularını işleyerek okuyanlara gurbetin çilesini anlatmaya çalışıyor.

Bir şiirinde şairimiz diyor ki:

“Senelerdir bekliyorum yolunu

Dön gel oğul dön gel bekletme beni

Hasretlik bağlıyor iki kolumu

Dön gel oğul dön gel bekletme beni”

Hasret Kokan Şiirler, ismiyle okuyucuyu ilk anda içine çeken, kokusunu daha kapağından itibaren duyumsatan bir eser. O koku, bayram sabahlarında açan tandır ekmeğinin kokusu… Annenin ocağında kaynayan çorbanın, çocukken top oynarken terle karışan toprağın kokusu… Ve elbette hasretin, ayrılığın, gözlerde biriken özlem buğusunun kokusu…

Şenyürek’in dizelerinde kuru bir anlatım yok; aksine, şiirin damarlarında dolaşan bir sıcaklık, bir içtenlik var. Onun kelimeleri, hem doğduğu köyün dağlarına hem de çalıştığı Rotterdam atölyelerine aynı yoğunlukla uzanıyor. Her mısrada, göçün getirdiği sızı, vatanın özlemi, geçmişin buruk tebessümü saklı.

Gurbette ‘Anası’na olan özlem ve hasretini ise ‘Ana’ isimli şiirinde şöyle dile getiriyor;

‘’Kader beni gurbete attı

Gözüm yaşı dinmiyor

Götürüp yad ellere sattı

Gözüm yaşı dinmiyor ana’’

*****  ***** ***** **** **** *****

Kitap, yalnızca bireysel bir hikâye değil, kolektif bir belleğin ifadesi. Bir dönemin insanını, hayallerini, hayal kırıklıklarını, vazgeçişlerini ve tutunma çabalarını kelimelerle resmediyor. Şenyürek’in gençliğinden bugüne uzanan çizgi, yalnızca onun yaşını değil, şiirin yaşını da büyütüyor.

 

Şair Veyis Şenyürek, vatanına, doğup büyüdüğü köyüne ve toprağına olan vatan hasretini, ‘Burnumda Tütüyor’ şiiriyle;

Hasta düştüm yataklarda yaratım

Esir değilim esirlerden beterim

İçim yanar duman duman tüterim

Vatanım burnumda kokuyor ana

*****  ***** ***** **** **** *****

Her gün geceleri girer rüyama

Bayrağın altında varsam kıyama

Kapatıp da gözlerimi dünyama

Vatanım burnumda kokuyor ana

*****  ***** ***** **** **** *****

Eserin başında yer alan Hollanda Türk Federasyonu Genel Başkanı Murat Gedik’in önsözü ise kitabı farklı bir katmana taşıyor. Gedik’in kaleminden çıkan satırlar, hem bir dostun tanıklığını hem de bir dava arkadaşının saygısını barındırıyor. Bu yönüyle Hasret Kokan Şiirler, hem şiir hem de bir yaşam belgesi niteliği taşıyor.

Murat Gedik, artık bir gerçeği herkesin kabul etmesi gerektiğine dikkat çekerek; ‘Avrupa’da yerleşik bir Türk toplumu bir gerçektir’ diyor. Bu gerçektir, fakat nesiller arası da bir bakış ayrılığı vardır.Bunu en belirgin şekilde birinci nesilde görmekteyiz.

 

Veyis Şenyürek, yetmişlerin başında Hollanda’ya işçi olarak gelen ve yüzbinler gibi halen dönemeyenlerden sadece biri. Türkiye’ye temelli dönemedi, ama oradan hiçte kopamadı.Bir taraftan buradaki insanımızın sıkıntıları ile ilgilendi, diğer taraftan da Türkiye’de var olan sıkıntılar ile. Ayrıca, bu şiirlerde birinci neslin hasretini, hayalini, üzüntüsünü, kızgınlığını okuyacaksınız. Dünyaya bakışını göreceksiniz. Aynı zamanda bir ‘vefa’ örneğini de gösteriyor, değerlendirmesinde bulunuyor.

 

Şiirleri ile gurbet edebiyatına katkıda bulunan şair Veyis Şenyürek; üretkenliği, kendine has üslubu ve usta kalemiyle şiir severlerin dikkatini üzerine çekiyor. Bir diğer şiirinde de;

‘Bir mektup geldi yine sıladan

 Yeter artık dön dön diyor bana

 Gözyaşı dökülmüş yaşlı anadan

 Yeter artık dön dön diyor bana’

*****  ***** ***** **** **** *****

Şiir, bazen bir ülkeye duyulan hasretin en güçlü dilidir. Veyis Şenyürek’in şiiri de budur: Ne bağırır ne de susar; içten içe konuşur, usulca yakar. Onun dizelerinde ne Rotterdam’ın sokakları ne de Hollanda’nın laleleri vardır; onun şiirinde köy çeşmesinin başında bekleyen çocuk, cebinde turna tüyüyle göç eden baba ve bir mektubun kenarına iliştirilmiş gözyaşı vardır.

Hasret Kokan Şiirler, edebiyatseverlerin kütüphanelerinde yer açmaları gereken bir eser değil sadece; yüreklerinde yankılanacak bir sestir aynı zamanda. Bu kitap, gurbeti yaşamamış olanlara gurbeti hissettirir, yaşamış olanlara ise unuttuklarını hatırlatır.

Hollanda’daki Türklerin gönlünde yer edinmiş, sevilen şair Veyis Şenyürek, anlaşılır ve sade bir dil tercih ederek okurların özlem ve hasrete yakından tanıklık etmesini sağlıyor. Pek çok şiirinin toplandığı bu eserde, şüphesiz ki gurbeti en içtenlikle tanımladığı “Gurbet Ağıdı” şiiridir.

‘Ağlayarak gözyaşlarım kurudu

Yaşlar döke döke tükendiğim gurbet

Sabrım kalmadı yitirdim umudu

Kahır çeke çeke tükendim gurbet’

*****  ***** ***** **** **** *****

Ve belki de en önemlisi, bu kitap, “şiirle de göç edilebilir, veya  göç ettikleri yerleri kendilerine vatan edinenlere bir cevaptır.

İbrahim ÇİTİL / Gazeteci – Yazar

Leave a Reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.